Teknoloji Otizmi Tetikler mi?

teknoloji-otizmSosyal etkileşimde ve iletişimde bozukluklarla,tekrarlayan davranışlar ve ilgi alanlarının sınırlılığı ile karakterize gelişimsel bir bozukluktur (DSM-IV-TR,2000). Yaygın gelişimsel bozukluklar yelpazesinde yer alan otizm için yıllarca genetik faktörler neden olarak gösterilmiştir. Otizmin nedeninin halen ne olduğu bilinmemekle beraber genetik olduğundan kuşkulanılmakta ve bu konuda çok sayıda araştırma yapılmaktadır. Buna karşın halen otizmin geni bulunamamıştır. Buna karşın çevresel faktörlerin yani çevre kirliliği, kimyasal maddeler gibi etkenlerin de otizmi tetiklediği düşünülmektedir. Her tür toplumda, ırkta ve ailede otizme rastlanabilmektedir. Otizm, ülkemizde her 150 çocuktan birinde görülüyor. Ayrıca, erkeklerde yaygınlığı, kızlardan 3-4 kat daha fazladır.

Çevresel faktörlerin etkisi üzerinde yapılan bir araştırmaya göre 1988 yılında Edelson ve Cantor 56 çocuğu incelemişler ve 56sında da ağır metal yükü saptamışlardır. Araştırıcıların sonuçlarına göre 56 çocuğun 55’inde karaciğer detoksifikasyon sisteminin iyi çalışmadığı, 53’ünde de bir ya da daha fazla ağır metal dışı toksik kimyasal madde (ağır metal dışında) yükü olduğu tespit edilmiş. Bu toksinlerin başlıcaları böcek ilaçları, tarım ilaçları, dezenfektan gazlar, antibiyotikler, deodorantlar ve çok sayıda aromatik ve alifatik solventlerdir. Buradan da otizm ve çevresel faktörlerin etkisi hakkında fikir sahibi olabiliriz. Otizm konusunda çocuk psikiatrlarının söz sahiplikleri tartışılmaz ancak otizm, işbirliği gerektirir. multi-disipliner yaklaşım gerektiren bir hastalıktır. Başta nöroloji, gastroenteroloji, beslenme, metabolizma, toksikoloji, davranış bilimleri, fizyoterapi vb gibi bilim dallarının işbirliği ile yapılan ve de kişiye özel olan bir tedaviyi gerektirmektedir. Ardından da kişiye özel hazırlanan bir eğitim programı ile tedavi yürütülmelidir.

Otizmi tetikleyen etmenler arasında ağır metaller ve aşılar da gösterilmektedir. Ancak bilinmesi gerekir ki otizme sebep olan başka bir çok faktör de var. Aşıya karşı olanlar sadece bazı çocuklarda otizmin aşılar yoluyla tetiklendiğini iddia ediyorlar. İddialarına göre bütün otizmliler aşılar yüzünden otizmli olmaz elbette. Buna karşın otizmli çocukların bir kısmınınsa yapılan aşılar ağır metaller yüzünden otizmli olduğunu iddia etmektedirler.

Otizmi tetiklediği düşünülen bir diğer teknoloji öğesi ise televizyon olarak düşünülmektedir. Televizyon, özellikle 0-3 yaş arasında çocuklara izlettirilmemesi önerilen bir unsurdur. Ancak; bazı anne- babalar çocuklarını susturabilmek ve sakinleştirmek için gün içerisinde 2 saat ve daha fazla televizyon karşısına oturtmakta ve çocuklar tüm günlerini televizyon izleyerek geçirmektedirler. Bu örneklerden sonra bazı çocuklardaki otizm belirtilerinin artması, okul döneminde dikkat eksikliklerinin görülmesi ve özel öğrenme güçlüklerinin de eşlik etmesi ile “televizyon otizmi” denilen bir kavram türemiştir. Televizyondaki renkli uyaranlara çocuklar bebeklik döneminden itibaren maruz kaldıklarında ekrandaki aksiyona odaklanıyorlar ve beyinleri normalden çok daha fazla yoruluyor. Bu durumda çocuklarda bebeklik döneminde sosyal uyaran eksikliğinden dolayı zayıf göz kontağı, dikkat dağınıklığı ve sosyal ilişkilerde yetersizlik gibi otizminde belirtileri olan faktörler kendini göstermektedir.

Sonuç olarak; otizm ve teknoloji birlikte düşünüldüğünde, bizler için asla teknoloji kendi başına otizm sebebi olmamalıdır ancak; unutmamak gerekir ki çocukta var olan otistik belirtiler teknoloji (aşırı televizyon izleme, bilgisayar oynama vs.) ile desteklenmekte ve beklide sadece otistik özellikler gösteren çocuklarımız bu nedenlerden dolayı otistik olabilmektedir. Önlemimizi alalım, hiçbir şeyde aşırıya kaçmayalım.

PSİKOLOG
Özge HOŞGÖR